Geçenlerde malum, Geleceğe Dönüş filminde zaman makinasıyla yolculuk yapıp da vardıkları gün geldi diye internet aleminde birsürü geyik dönmüştü. Espiriler şakalar bir yana, bir de 'vay efendim sene hala 2015 olmuş, neden hala bla bla icat edilmedi' diyenler olmuştu.
Söz konusu icatlardan biri de, sadece Geleceğe Dönüş'e değil, sürüyle filme, kitaba falan konu olmuş olan uçan arabalardı tabii. Hala arabalar neden uçmuyor diye üzülen arkadaşlarımız var...
Bu konuda bakın beylerim size iki çift lafım var.
Lütfen böyle bir şey istemeden önce iki kere düşünün. Gözünüzü seveyim. Uçan araba sadece sizinki olmayacak. Biri uçtu mu hepsinin uçma ihtimali var. Dolmuşlar da dahil. 'Ayy taksiciler çok fena kullanıyor' cümlesindeki taksicilerin taksileri de dahil. Ya da sanıyor muyuz ki uçan metrobüs İstanbul trafiğini çözecek? Cıks.
Ne olur biliyor musunuz, arabalar uçarsa... Ya havaya bakınca yıldızlar, güneş, ay, bulutlar, mavilik falan yerine birsürü araba görürüz. Bu iyi ihtimal. Ya da üç boyutlu, masif trafiğimiz olur. Yani trafik sıkıştı mı sadece sağında, solunda, önünde, arkanda değil; altında, üstünde, alt çaprazında, üst çaprazında da arabalar olur. Uçan araba trafiği kuralları bunu önlemeye çalışsa da eminim ki bir gün bir yerde, ne bileyim iş çıkışı Eskişehir yolunda falan kesin olur.
O yüzden gelin vazgeçin şu uçan araba sevdasından. Yerden fıtı fıtı gidiyoruz işte ne güzel. Hem uçmayın demiyorum ben size, uçakla falan gene uçun. Ama araba işi sakat.
Neyse şimdi bu kadar mağra adamı tutumumun ardından biraz daha yenilikçi fikirlerimden bahsetmek istiyorum. Uçmak falan bir kenara; bence önümüzdeki dönemde en çok hayatımızı değiştirecek buluş 3D yazıcılar. En son Çin'de bilmemkaç metrekarelik ev falan yapılmıştı bununla, yani betonarmeymiş kalıp çakmaymış; tarihe gömülebilir.
Ama bunlar günlük hayatımıza girmeye başlayınca asıl eğlence başlayacak bence. Mesela evde bardağın mı kırıldı; hemen aynısını modelleyip yazıcıya yollayacaksın; fıt yeni bardak çıkacak oradan. Ne bileyim; gözlüğünün vidası mı düştü; hemen yazıcıdan vida çıkartıp onu takacaksın. Tabi bir süre sonra tasarımcılar, tasarımın 3d modellerini satmaya başlayacaklar. Bize de onları uygun malzemeyle yazıcıdan çıkartmak kalacak.
Ama en güzel kısmı da kıyafet konusunda olur diye düşünüyorum. Big Bang Theory'de vardı ya hani; kendilerini üç boyutlu olarak tarattırıp sonra 3d yazıcıdan heykelciklerini bastırıyorlardı... Hah işte, gerçek hayatta da mağazalarda falan, yine bedenimizi tarayıp bilgisayarda bizi modelleyecekler. Kıyafet firmaları da kendi ürünlerini modelleyecek. Kendi modellerimizi, sims gibi giydireceğiz; bedeni oldu mu, fazlalıkların pörtleme ihtimali nedir, içinde rahat hareket edebiliyor muyuz; zamanla bu gibi bilgilerin de analizini yapabilecek kıvama gelirler hatta. Böylece kabinde kıyafet giy çıkar işkencesi de, internetten alışveriş yaparken 'ay ya olmazsa' endişesi de son bulacak. Kargoyla falan da uğraşmadan, basacaksın 'enter'a, hoop kazak yazıcıdan çıkacak. Hatta benim gibi 'pantolonun beli olsa bacağı olmuyor' derdindekiler için de; programlar tasarımları alıcıların vücuduna göre uyarlayabilirse çok sevaba girerler. Gerçekten.
Bunun bir diğer versiyonu da makyajda olmalı hatta. Zira ben makyaj yaparken photoshop komutlarını kullanamamaktan çok bedbahtım. Ne bileyim, bir katman sistemi olsa; kapatıcıyı sürdükten sonra onun katmanını kapatıp kalemi öyle çeksek; böylece kalemi yamuk sürersek kapatıcıyı da pis etmemiş olsak fena mı olurdu? Ya da ne bileyim, iki gözüme aynı şekilde eyeliner yapıcam diye iki saat ayna karşısında debelenmek yerine, mirror komutunu kullanabilsek... İşte 3d print makyaj bu konuya çözüm olabilir diye düşünüyorum. Yine aynı kıyafet olayında olduğu gibi, yüzümüzün de 3d modelini bilgisayara atıcaz. Sonra artık internetten hazır makyaj mı indirirsin, kendin mi yaparsın sana kalmış; ama katmanları kapata kapata, bilgisayarda makyajını bir gece önceden yapıp save'lersin. Sonra sabah otur 3d makyaj printerının başına, o işi iki dakikada halletsin. Oh mis. İstersen her gün aynı egzantrik makyajı yapıp Merih Törüner topuzu gibi bir efsane bile yaratabilirsin.
İşte böyle yani, artık iletişimin falan bokunu çıkardığımıza göre, artık bu gibi daha pratik buluşlar olsa keşkem. Neyse en azından şu kıyafet deneme olayını ölmeden görürüm diye düşünüyorum.
Hayırlısı tabi.